BÜYÜK HAYEL- KÜÇÜK BEDENLE BEN
Anılar akla geldikçe yazılmalı, çünkü bir daha akla gelmeyebilir. Bu yüzdendir ki sizinle bugün aklıma gelen bir anımı paylaşmak istiyorum. Müsadeniz ile efendim;
Her çocuğun olduğu gibi benimde hayallerim vardı çocukken. (Çok şükür halende var) Ama öyle sıradan şeyler değildi nedense. Bir oyuncak bebeği hayal etmiyordum, yada çikolatayı (tamam tamam belki çikolata hayalini kurmuş olabilirim ama ) benim en gözde hayalim "MERDİVENLİ EV'di". Neden diye sormayın çocuğum yahu. Şuan düşünüyorumda neden bunun hayaliyle yanıp tutuşmuşum çocukken bilemiyorum. Bir yerde mi görmüşüm kıskanmış mıyım çünkü o yaşlarda merdivenli ev ile kime hava atıcam anlamıyorum komşu kızına mı , kreşteki çocuklara mı ? "Bak bak bizim merdivenli evimiz var , bak bak gördün mü sizin yok.." öyle bi çocuk değildim ki ben, içimde kötü bi çocuk yatsın.
İşte bir bayram sabahıydı. Hayalim yine aynıydı. Ama ev aynı tas aynı hamam. Evimizde inler cinler mi vardı ki bu kadar taşınmak istiyordum. Ama annem de babamda sağ olsun hiç korkmamışlar ,hiç bu kız neden bu kadar abest şeyleri istiyor diye sormamışlar. İnsan bi sorar yahu. Daha küçükken villa isteyen kızım, şimdi yalı istemek benim hakkım değil de nedir? Tabi evde kalırsam asıl sorun çocukluğumdan çıkacak bak ben çözdüm işi, çocuk diye geçmeyeceksin. (Allah'ım nolur öyle bişey olmasın) Ama işte bizim ebeynler nerden bilecek. O kadarını düşünememişler demek.
Bayram günü bayramlıklar giyinir. Anne babanın eli öpünür. Klasik şeyler işte. Sonra biz markete gitmiştik ailecek. Babam orda bize bayram harçlığı olarak "20 TL" verdi, ve dediki;
"Bu para çok iyi harcayın , herşeyi alabilirsiniz." tabii bugünün parasıyla sanırım 50 TL ye denk geliyordur.
Paradan anlamıyorum küçüğüm sonuçta. Babam herşeyi alabilirsiniz dedi ya nasıl seviniyorum. Nasıl zıplıyorum markette. "Babacığım, yani bu parayla merdivenli ev alabilir miyiz" diyorum sevinçle.
Babam, annem, ablam gülüyor tabi. Sanırım küçük kardeşimle ben gülmüyoruz.Çünkü ben inanmışım o paraya "tamam artık zenginiz, 20 liramız var merdivenli ev alabiliriz" demişim kendime. (Hayaller villa, hayatlar daire )Kardeşim olayın vehametinin farkında bile değil.
"Hayır, merdivenli ev alamayız o parayla" dediklerinde tabii doğal haliyle üzülmüştüm. Onlarsa bana gülüyorlardı, oysa çocuklarının hayelleri yıkılmış burda onlar gülüyor, 15 sene sonrası yalısız eve gelin gitmem dicem haberleri bile yok. Gülün siz gülün...
Çok çok zaman sonra, ilkokul yıllarımın 4 veya 5 sınıf döneminde öyleki iki ayda bir taşınıyorduk. Nedenini bilmiyordum sanırım "Bu evin boyası dandikmiş, bu ev lanetli, bu ev güneş almıyor, bu ev çok güzel kesin bi terslik olacak burdanda taşınalım" gibi sebeplerden olmalı. Alışkanlık haline gelmişti bizde artık. Nakliye şirketinin bir numaralı müşterisi olduğumuz kesindi artık siz düşünün gerisini. Tam bi eve yerleşiyoruz hopp bidaha taşınıyoruz.
Taşınma masraflarını toplasak kendi evimizi alırdık bana kalırsa.
Her neyse babam bizi aldı bir eve götürdü eve bakmak için. Eve gittik ev 8 katlı mı neydi asansör yoktu. En üst kattaydı daire. Dairenin içine bir girdim ev merdivenli çıkmasın mı ? Allahhhhh biz nursena'yla nasıl merdivenleri çıkıp çıkıp iniyoruz. Birde ev triplex çıkmasın mı? Merdiven üstüne merdiven. Tabi biz babamı ikna ettik "babacım bu ev cok guzel burayı tutalım burayı" diye. Babamda kandı bize. Fiyat uygundu, ev sıfırdı, asansör yoktu ama bunun önemini taşındıktan ve taşınırken anlayacaktık biz. Ama benim için önemli değildi. Hayallerim gerçek olmuştu. Artık gerisi mühim değildi.
Biz taşındık. Ama ev 4 oda 2 çatı katı ve birde salon olmasına rağmen sadece iki odasını kullanıyorduk. İki oda aşağıda diğer odalar üst kattaydı. Merdiven salondaydı. Ev güzeldi gerçekten. Ama nerden bilirdik kocaman evi ısıtmanın çok zor ve çok masraflı olduğunu? Babam bu yüzden sadece iki odanın kombisini açıyordu. Diğer odalar ısınmıyordu çünkü. Kış zamanı olduğu için koca evde sadece iki odayı kullanıyorduk.
O zamanlar öğlenciydik. Sabahları merdivenlerde Nursena'yla beraber hırsız-polis oyununu oynardık. Merdivenlerin tutunma yerlerinden atlar dururduk kendi çapımızda. Ben arkadaşıma anlatıyordum oyunlarımızı falan ama kız bana inanmıyordu, o kadar cok taşınıyorduk ki...(Havamı attım bu aradada arkadaşım inanmasada)
Çok geçmeden yeni bir ev buldu babam ve taşındık. Sonrada bizi suçladı hep. "Siz istediniz diye tuttum, bidaha sizi dinlemicem" diye.
İşte bi hayalim böyle son buldu. Küçükken merdivenli evi hayal edinen ben.
Umarım ileride tüm odalarını kullanabileceğim "Yalı"da otururum. Hayaller Yalı , Hayatlar malum ).
Ve o küçük halim.
Ve o küçük halim.

Yorumlar
Yorum Gönder