Ay'a sordum okyanusu,bugünü ...

Bahardan kopup gelmiş gibi bugün hava. Güneş gülümsemiş Istanbul'a belkide bugün.  Yada Mart'tan bir gün koşa koşa gelmiş on üç ocağa. Gizli saklı.  Diğer günlerde takip eder bugünü belkide . Yakakayinca hesap sorarlar ". Ne işin var Ocak ayında . İnsanların neden kafasını karıştırıyorsun?"  derler. Tutup götürüler yakasından. Sonra İstanbul devam eder soğuk ve kasvetli gününe kaldığı yerden. 

Mart'tan bi gün mü geldi bugüne yada güneş mi gülümsemişti istanbula bilmiyorum ama içimi kıpır kıpır duygular kapladı bugün. Kalın mı ince mi giyinsek tereddütlerini yaşasakta kıpraş kıpraş duygular içimde.

Öyle ki duygularımın her biri okyanusta ki dalgalar gibi. Her biri kıyıya vurmak istiyor. Her biri anlatmak istiyor duygularını bana karşı. Karamsarlığım , umutsuzluğum , şikayetlerim bi taraftan , hayallerim , neşem, mutluluğum bir taraftan. Büyük dalgalar oluşturuyorlar içimde ki okyanusta. Hangisi kıyıya daha çabuk vurur ise o hakim olacak bugün bana. Havanın da yardımıyla neşeli olan taraf vuruyor kıyıya. Mutlu oluyorum sebebini hiç bilmeden. Gülümseyen bi tavır yerleşiyor tam dudaklarımın arasına. Mutlu hissediyorum kendimi. Önümde renkli renkli  kelebekler uçuyor, etraf hayali bi çim kokusuyla doluyor. Gülüyorum kelebeklere, özlediğim çim kokusuna. İyi gidiyor herşey. Kendi kendime konuşuyorum mutluluktan.
Çay içiyorum,  kahve içiyorum,  yemeğe gidiyorum, havaya aldanıp dışarda yiyorum yemeğimi. Soğuk hava dört yanımdan sarılıyor bana . Açıyor kollarını sarıyor önce beni sonra içimi. İçimdeki okyanus git gide kabarıyor . Daha da büyük dalgalar oluşuyor içimde. Dalgalar çarpışıyor. Yok oluyor içimdeki mavilikler. Saydama dönüyor sular.  İçimde ne varsa o çıkıyor meydana. Gözlerimi kapatıyorum sıkı sıkı. Açsam süzülecek yaşlar teker teker. Anlayamıyorum neden ağladığımı. Mutluluktan mı, karamsarlıktan mı ? Belki de hiçbir şey için ağlıyorum. Hiçbir şeye akıyor gözlerimden yaşlar.  Ne geçmiş için, ne gelecek için, nede yaşadığım an için. Belk ide gözüme toz kaçmıştır sadece. 
İçim öyle ki dans etmek istiyor ulu orta , diğer taraftan ağlamak istiyor hıçkıra hıçkıra. Bastırıyorum duygularımı. Dalga dalga gelip gidiyorlar içimde.  Neşeli ve karamsarı oynuyorum bugün. Hem neşeli hemde karamsar.  Akşam hemen oluyor, duygularımın sıkışıklığında. Çıkıyorum dışarı, bu sefer kelebekli gökyüzüne değil , yıldızlardan parıl parıl parlayan gökyüzüne bakıyorum.  Oysa gökyüzünde ay ve hemen yanında bir yıldız var. Ama ben birsürü yıldız hayal ediyorum zihnimde. Parıltı içinde parlayan, kayan yıldızlar...
Ay sanki beni izliyor uzaktan uzaktan.  Ona soruyorum bu içimdeki dalgaları. Bekliyorum uzunca bi süre . Ay hala beni izliyor , sonra göz kırpıyor bana. Gülümsüyorum  ve merak ediyorum Ay'a soru soran kaç kadından biriyim acaba . Ay'ın kaç kıza göz kırptıklarındanım. Bir yıldızı milyonlarca yıldız yapıp gören kaç insandan biriyim acaba ? Merak ediyorum içimdeki dalgaları. Merak ediyorum başka insanları , başka hayatları , merak ediyorum kuralan hayalleri. Merak ediyorum...